Sitemizde yer alan içerik bilgi amaçlı olup ilaç satışı yapılmamaktadır.
Arama
Sözlük Ara

Düzensiz Ve Anormal Kanamalar

Normal adet kanaması 24-35 günde bir görülen, yedi günden az süren ve toplamı 80 ml‘den az olan kanama olarak tanımlanır. Anormal kanama ise, herhangi bir neden olmadan, adet kanamalarının düzensiz olması veya durmayan uzun süreli kanama olmasıdır. Üreme çağındaki kadınların yüzde 10 ile 30’unda, menopoza yakın kadınların ise yüzde 50’sinde görülür. Kanamaların çoğu düzenli yumurtlama olmadığı için ortaya çıkar. Yumurtlama olmadığı ve ilk evrede östrojen karşısına çıkacak progesteron bulunmadığı için rahim iç dokusunda kalınlaşma görülür, dokuların normal işlevi bozulur. Bazen gecikmenin arkasından sık kanamalar yaşanır. Bu tür kanamalar yeni adet görmekte olan kızlarda veya menopoza yakın dönemlerde, polikistik over sendromu veya böbrek üstü bezinin düzensiz çalışması gibi hormonal hastalıklarda, tiroid bezinin az veya çok çalışmasında, prolaktin hormonunun fazla olduğu durumlarda, erken menopoz olgularında, aşırı iştahsızlık ve yemek yememeye (anoreksi) bağlı hipotalamus bezi bozukluğunda ortaya çıkabilir. Tedavide; öncelikle anormal kanamaya yol açan ana neden ortaya çıkarılmalı ve bu nedene yönelik tedaviler uygulanmalıdır. Diğer yandan, progesteron veya östrojen içeren ilaçlar veya her ikisini birden içeren doğum kontrol hapları veya progesteron içeren rahim içi araç kullanılması düşünülebilir. Anormal kanamaların bir diğer nedeni, düzenli yumurtlama olmasına karşın rahim içindeki damar ve doku bozukluklarıdır. Bu tip kanamalar çok nadirdir; hormon tedavileri genellikle etkili olmaz, ancak ağrı kesici ilaçlar ile şikayetler gerileyebilir. Rahim içi doğum kontrol araçları kullanan kadınlarda görülen kanamalar da bu yöntemlerle azaltılabilir. Doğurganlık çağındaki bir kadında düzensiz kanama olduğunda, öncelikle gebelik, dış gebelik, düşük akla gelmelidir. Eğer kadın yeni doğum yapmış ise, emzirmeye bağlı düzensiz kanamaların da ortaya çıkabileceği unutulmamalıdır. Endometriumun kanseri veya kanser öncesi hiperplazileri, rahim ağzı veya rahim ağzı kanseri veya kanser öncesi lezyonları, myomlar, polipler, kronik enfeksiyonlar, anormal kanamaların en korkulan nedenleri arasındadır. Teşhiste, muayene ve ultrasonografi en önemli yöntemlerdir. Servikal smear testi, rahim içi kalınlığın artması durumunda küretaj ile materyal alınıp incelenmesi, (endometriyal biyopsi) içeriye sıvı verilerek yapılan ultrasonografi, hem teşhis hem de tedavinin bir arada yapılabildiği histeroskopi ile rahim içini kamera ile gözleyip ve sebebi görüp polip veya myom gibi oluşumların çıkarılması veya kanayan dokuların yakılması aynı seansta yapılabilir. Menopoz öncesi dönemdeki kadınların adet gününe bakılmaksızın endometrium kalınlığı 12 mm’yi geçiyorsa mutlaka biyopsi yapılmalıdır. Ayrıca, 35 yaşın altındaki kadınların tedaviye cevap vermeyen kanamaları varsa, 35 yaş üstü kadınların da düzensiz kanamaları olduğu an, derhal biyopsilerinin yapılması gerekir. Sebep ortaya çıkarıldıktan sonra gerekli cerrahi müdahaleler duruma göre laparoskopik veya açık ameliyat şeklinde yapılabilir. Bazen, anormal kanamanın hiçbir nedeninin bulunamadığı ve ilaç tedavilerinin etkisiz olduğu durumlarda, menopoza yakın olan ve çocuk isteği bulunmayan kadınlarda rahim ağzı bırakılarak yapılan laparoskopik histerektomi (rahmin çıkartılması) uygun bir tedavi yöntemidir.